07 Kasım 2023 - Salı

Ve Serin Serviler Altında...

Ve Serin Serviler Altında...

Yazar - Dr. Ramazan Canural
Okuma Süresi: 4 dk.
581 okunma
Dr. Ramazan Canural

Dr. Ramazan Canural

-
Google News
“Ve siyah serviler altında kalan kabrinde
      Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter…”
    Büyük şair Yahya Kemal…  
    “Rindlerin Ölümü” adında bir şiir yazar. Ama oradaki  bir kelimeye kafayı takmıştır ve kendi kendine mırıldanmaktadır:
      “Buradaki ‘siyah’ sözcüğü  tam oturmadı. Olmadı bu!   Daha güzelini bulmalıyım… 
Yeniden  düşüneyim…”  
Başlar düşünmeye. “Şu mu iyi, bu mu iyi? Şöyle olsa nasıl olur? Hayır, bu da olmadı, şu daha güzel…”
      Böyle diye diye sekiz ay geçmiştir.  Aklına her geldiğinde dakikalarca kafa yormasına rağmen bir türlü içine sinen kelimeyi  bulamamıştır. 
Ama bir gün ilham perisi çıkagelir.   
Çok sevinir… 
“Se-rin! “ 
  Evet…Evet…
  Bu kelime  çok güzel uyum sağlamıştır.
  İşte şimdi içine sinmiştir bu mısra…
“Ve serin serviler altında kalan kabrinde…”
Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter…”
Siyahı,  serine dönüştürene kadar  sekiz ay bekleyebilen  bir titizlik ve sabır…
    Çok az insanda böyle bir hassasiyet bulunabilir.
      Kendisi Türk Edebiyatında  son yüzyılın en büyük şairlerinden biri kabul edilir. Orası öyle ama,  bir de ona sorun bakalım… 
      O kadar mükemmeliyetçidir ki,  onca güzel  şiiri olmasına rağmen, bunların hiçbirinin  daha son halini alacak kadar olgunlaşmadığını düşünerek, sağlığında şiirlerini bir kitap halinde bile toplayamaz.
    Şiirlerini- biri hariç- hep aruz vezniyle yazmıştır. Aruz veznini bu gün belki hiç kullanan yok.  
Çünkü o,  hem bir  kelime ve deyiş ustalığı, hem şiirde bir iç ahenk ve ritm zenginliği ve  belki de hatırı sayılır bir musiki bilgisi gerektirecek  kadar zor  bir  vezindir.    
      Eski musikimize hayrandır ve  bunu; 
      “Çok insan anlayamaz eski musikimizden
    Ve ondan anlamayan bir  şey anlamaz bizden..”
Mısralarıyla dile getirir. 
      İstanbul’u çok sever…
    "Sana dün bir tepeden baktım Aziz İstanbul,
    Görmedim, gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer…”
Şeklinde  İstanbul güzellemeleri yazar ve  milletvekili olarak  Ankara’ya taşınınca, “Ankara’nın nesini seversiniz,”  diye sordukları zaman;” İstanbul’a dönüşünü,” diyecek kadar  İstanbul sevdalısıdır.
      “Dönülmez bir ufkun akşamındayız vakit çok geç,  Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın, Sana dün bir tepeden baktım Aziz İstanbul, Endülüste raks”  gibi şiirleri,  devrin büyük bestekârı Münir Nurettin Selçuk tarafından bestelenmiştir. 
    Şiirlerinde tarih, toplum, din  milliyetçilik, kahramanlık, sıla özlemi gibi konular ön plandadır.
    Mesela 1927 yılında Varşova’da iken yazdığı bir şiirde, sıla özlemini;
    "Zihnim bu şehirden, bu devirden çok uzakta,
    Tanburi Cemil Bey çalıyor eski plakta..." dizeleriyle dile getirir.
      Geçtiğimiz 1 Kasım günü büyük şairin 65 . ölüm yıldönümüydü.
    Ruhu şadolsun!
#
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları