04 Haziran 2024 - Salı

Havadan Sudan

Havadan Sudan

Yazar - Dr. Ramazan Canural
Okuma Süresi: 3 dk.
369 okunma
Dr. Ramazan Canural

Dr. Ramazan Canural

-
Google News
         Geçen hafta yazı yazmadım. Bu hafta da ağır bir yazı yazasım yok.
        Olsun da, şöyle havadan sudan misali olsun.  
Mesela geçen hafta Pazar günü piknikteyiz. Polis yeğenim telefonundan bir haber okudu: “İran Cumhurbaşkanı’nın helikopteri uçuş halinde iken  kule ile irtibatı koparmış, haber alınamıyormuş…”
“Yalandır o,” dedim, bilgiç bilgiç. “Koskoca cumhurbaşkanının helikopterle ne işi olur ki? 
Bırakın cumhurbaşkanını bu devirde bakanlar bile  özel uçakla geziyor.”  
Sonra da haber doğru çıktı iyi mi!  Hem de helikopter 1979 modelmiş.İran adına üzüldüm ve  hiç yakıştıramadım. 
        Konuyu değiştirelim: 
Ekranlarda aylardır haber filan  izlemiyorum. Bütün haberleri internet gazetelerinden 10 dakikada taramak varken, 10 dakika boyunca,  kanalizasyon çukurunda mahsur kalan bir kedinin belediye iş makinaları tarafından kurtarılışını haber diye veren kanallarla ne işim olur ki?
Televizyon demişken devam edelim. Tamamen de kopuk değilim beyaz camdan.  Pazar akşamı  ATV de “Kim 5 milyon ister? “ ile Cuma akşamı TRT Müzik de “Akşam Sefası”nı kaçırmam. 
      Havalar derseniz…     
      Onlar da tam şaşırdı ha! 
Geçen akşam, Mayısın 26 sı, kuzenimin oğlunun nişanındaydık. Nişan evin  bahçesinde  yapıldı. 
Çadır filan kurulmuş ama, yağmur bi taraftan, soğuk bi taraftan… 
Paltosuz gittiğime pişman oldum. Gerçi çok da şaşırmadım. İki-üç yıl önce bizim lavantaları 24  Mayısta  don vurmuştu.
        Şimdi de epey gerilere gidelim. 
Adalet adalet diyoruz ya… 
O  gerçekten herkese  lâzım. Ortaokul  birinci sınıftayız. Ders boş. Hoca hastaymış. Biz sevinçten uçuyoruz. Sınıfta gürültü  patırtı, ortalık toz duman… 
Aniden Okul Müdürü Güner Ertuğrul kapıda belirdi. 
“Susun,susun,  serseriler! 
Şimdi  hepinize sıra dayağı çekeceğim.” 
Elinde bir de cetvel. 
İcraat başladı. 
Çat…çat…
      Sıra bana gelince  hafif vurdu. Dayak faslı bitince çocuğun biri parmak kaldırdı. 
“Hocam, bu arkadaşa çok az vurdunuz!”  
Cevap: “Sana mı soracağım ulan  soytarı! Görmüyor musun, o en zayıfınız. Herkese kaldırabileceği kadar yük yüklenir!” 
    Demem o ki,  eskiler dayakta bile adil davranıyorlarmış.  
Ne güzel!
            Bir fıkra ile bitirelim:
          Temel ile Fadime evlenmişler ve aynı gün balayına çıkmışlar. Tam Bodrum’a varıp otelin önünde arabayı park ederken Temel’in eli Fadimenin dizine değmiş. Tabii adamcağız  utancından kıpkırmızı… 
Fadime ise  olgun  kız. 
“Temel artık biz evliyiz, daha ileri de gidebilirsin, ”deyince, bizimki direksiyonu  Marmaris’e kırmış ve basmış gaza.
          Hoşçakalın...
#
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları